Nobel ödüllü ekonomist Paul Krugman, Donald Trump’ın ABD başkanlığına ikinci kez seçilmesi halinde ülkenin ciddi ekonomik şoklarla karşı karşıya kalabileceğini belirtti. Krugman, Trump’ın özellikle ithal ürünlere yönelik yüksek oranda gümrük vergisi planına ve 13 milyon belgesiz göçmeni sınır dışı etmeyi içeren kapsamlı deportasyon politikasına dikkat çekti.
Krugman, eski başkanın gümrük vergisi planının ülke için önemli sonuçlar doğuracağını ifade etti. Trump’ın önerdiği tarife yapısı, ithal edilen tüm mallara yüzde 20 oranına kadar vergi ve Çin mallarına ise yüzde 60’a varan gümrük vergileri öngörüyor. Peterson Uluslararası Ekonomi Enstitüsü tarafından yapılan analizlere göre, bu vergilerle fiyatlar önemli ölçüde artacak ve bu artışların çoğu, Amerikalıların en düşük gelirli yüzde 80’lik kesimine yüklenecek. Bu durumun, özellikle enflasyon üzerinde ciddi bir baskı yaratması bekleniyor. Krugman, Financial Times ve Chicago Üniversitesi tarafından yürütülen bir anketin sonuçlarına da atıfta bulunarak, ankete katılan ekonomistlerin %70’inin Trump’ın ekonomik planlarının Başkan Yardımcısı Kamala Harris’in önerilerinden daha enflasyonist olacağını düşündüğünü söyledi.
Krugman, Trump’ın ekonomi politikalarının yalnızca mevcut ekonomik eğilimlerden değil, aynı zamanda ABD’nin son 90 yıldır uyguladığı ticaret politikalarının temelinden de bir kopuşu temsil ettiğini vurguladı. “Federal politikalarla yapabileceğiniz hemen hemen her şeyden daha büyük bir enflasyonist şoktan bahsediyoruz,” diyen Krugman, bu tür ticari korumacılık adımlarının fiyat istikrarı açısından ciddi sonuçlar doğurabileceğini belirtti.
Öte yandan, Trump’ın kitlesel sınır dışı etme planları da ekonomistlerin tepkisini çekiyor. Amerikan Göçmenlik Konseyi tarafından yapılan bir analize göre, 13 milyon belgesiz göçmeni ülke dışına çıkarmak için yapılacak tek seferlik bir operasyonun maliyeti 315 milyar doları bulabilirken, önümüzdeki on yılda bu rakamın toplamda 968 milyar dolara ulaşabileceği tahmin ediliyor. Krugman, daha önce kaleme aldığı bir New York Times köşe yazısında göçmenlerin ekonomiye ve işgücü piyasasına önemli katkı sağladığını savunmuş, göçmen işçilerin arzı artırarak ücret artışlarına katkıda bulunduğunu ve enflasyonu kontrol altında tutmaya yardımcı olduğunu belirtmişti.
Krugman, “Gümrük vergisi meselesi ile bunu kitlesel sınır dışı etmelerle birleştirdiğinizde, ekonomi için gerçekten çok büyük olumsuz şoklardan bahsediyoruz,” diyerek bu iki politikanın birlikte ABD ekonomisi üzerindeki olası etkisini vurguladı. Buna karşılık, Trump’ın ekonomiyi yönetme konusunda Harris’ten daha yetenekli olduğunu düşünen Amerikalı bir kesim bulunuyor. Wall Street Journal’ın yakın tarihli bir anketine göre, seçmenlerin yüzde 50’sinden fazlası Trump’ın ekonomiyi en iyi idare edebileceğini düşünürken, Harris’i daha yetenekli bulanların oranı yüzde 40’ta kaldı.
Krugman, farklı anketlerin farklı sonuçlar sunduğunu belirterek, gerek akademik gerek iş dünyasındaki ekonomistlerin Trump’ın, özellikle enflasyon üzerinde, ekonomi için daha olumsuz etkiler yaratacağı konusunda geniş bir görüş birliği içinde olduklarını ifade etti.
55 yıldır medya dünyasındayım. Yazılı ve görsel basında bütün kademelerde görev yaptım. Ekonomide doğru analiz en büyük şiarım.